Türk sanat müziği sanatçısı ve sinema oyuncusu Adnan Şenses’in vefatının üzerinden 11 yıl geçti.
Bursa’nın Mudanya ilçesine bağlı Trilye Köyü’nde 1935’te doğan ve gerçek adı Adnan Ertuğran olan sanatçı, Kemahlı Muhsin Bey ile Giritli Emine Hanımın beşinci çocuğu olarak dünyaya geldi.
Şenses, subay olan babasının görevi nedeniyle çocukluğunu Ankara’da geçirdi. Ankara İsmet İnönü İlkokulu’nda eğitimine başlayan usta sanatçı, tahsiline İstanbul Karagümrük’te devam etti.
Bir yandan musiki cemiyetlerine katılan ve geceleri dersler alan sanatçı, sabahları okula giderken, öğleden sonraları ise ailesinin isteği üzerine marangozluk yaptı.
- “Seyirciyi oyalamak için” çıktığı sahneden bir daha hiç inmedi
Şenses, 1956’da çevresinin sesine gösterdiği ilgi sonucunda müzik kariyerine başlamak için ailesinden kaçarak İstanbul’a geldi. İstanbul’da dönemin ünlü organizatörlerinden “Tikofiş” lakaplı Hasan Oktay ile tanışan sanatçı, sesi beğenilmediği için bir süre Tikofiş’in bürosunda çay ve temizlik işlerine baktı.
Gemlik’teki Atlas Sineması’nda düzenlenen bir konserde, dönemin ünlü sanatçılarından Sabite Tur Gülerman geç kalınca, seyirciyi oyalamak için sahneye Şenses çıktı. Seyirci tarafından büyük ilgi gören sanatçı, 1960’ta profesyonel olarak sahne almaya başladı.
Sanatçı, verdiği bir röportajda, o günü şu sözlerle aktarmıştı:
“Tikofiş ‘Hadi bakalım karga, sahne senin. Ne yaparsan yap.’ dedi. Sabite Hanım’ı bekleyen kalabalık önce beni yuhaladı, fındık fıstık attı ama bozulmadım, kızmadım. Bir, iki, üç şarkı derken beni alkışlamaya başladılar. Dördüncü şarkımı gözyaşları içinde okuyunca seyirci de coştu. O arada Sabite Hanım da gelmiş, beni dinliyormuş kuliste. İçeri girince, ‘Çok büyük bir ses sanatçısı olacaksın.’ dedi, elini öptüm.”
Adnan Şenses, aynı yıl Fatma Girik’le başrolü paylaştığı “Fakir Şarkıcı” filminde rol aldı.
İlk musiki derslerini aldığı, yapımcı Suzan Yakar ile 1959’da evlenen sanatçı, 1963’te eşinden ayrıldı. İkinci evliliğini 1964’te Meral Tunalı ile yapan sanatçının dört yıl süren bu evliliğinden, kızı Arzum dünyaya geldi.
Şenses, Ankara Radyosunun açtığı sınava girerek 1966’da göreve başladı. 16 yıl hizmet verdiği kurumdan 1979’da ayrıldı.
Çok sayıda gazino ve tavernada sahne alan sanatçı, 40’dan fazla filmin başrol oyunculuğunu üstlendi.
Başarılı sanatçı, Maksim Gazinosu’nda Zeki Müren ve Bülent Ersoy’dan sonra assolistlik yapan ilk sanatçılardan oldu, sayısız plak ve birçok albüm yayımladı.
- “Dünyaya 100 kere gelsem yine şarkıcı olurum”
Ayten Kahraman, Christine ve Hayal Devran ile kısa süren evliliklere imza atan sanatçı, son evliliğini ise 1990’da Lale Şenses ile yaptı.
Adnan Şenses, kalp rahatsızlığı dolayısıyla birkaç kez ameliyat oldu. 2011’de mide kanseri teşhisi konulan sanatçının midesi ameliyatla tamamen alındı.
“Adnan Şenses Bir Efsanedir” isimli son albümünü 2013’te çıkaran sanatçı, bir yandan kemoterapiye devam etse de aynı yıl aralık ayının ilk günlerinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı.
Yaklaşık 15 gün süren müdahalenin ardından 25 Aralık 2013’te “ileri solunum yetmezliği” sebebiyle 78 yaşındayken hayatını kaybeden Şenses, Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.
“Dünyaya 100 kere gelsem yine şarkıcı olurum” diyen Şenses, “Neden Saçların Beyazlamış Arkadaş”, “Tövbeler Tövbesi”, “Sabır Duası”, “Doldur be Meyhaneci”, “Kadehi Şişeyi Kırarım”, “Çok Üzgünsün Arkadaş” ve “Tövbeler Tövbesi” gibi birçok şarkıyı ilk seslendiren isim oldu ve sanat dünyasında büyük iz bıraktı.
- Rol aldığı bazı filmler ve yaptığı albümler
Şenses’in rol aldığı filmler “Ağla Gözlerim”, “Yansın Bu Dünya”, “Elbet Bir Gün Buluşacağız”, “Dağ Çiçeği”, “Şoförün Kısmeti”, “Yedi Bela”, “Beyaz Kuş”, “Çalınan Hayat”, “Gönlüm ve Ben”, “Çileli Bülbüller”, “On Korkusuz Adam”, “Ümitsiz Bekleyiş”, “Gönlüm Yaralı”
Albümleri, “İlk Defa Ağladım”, “Gözümün Bebeği”, “Dokunmayın Bana”, “Sen İstemesen de”, “Adnan Şenses Klasikleri”, “Çok Üzgünsün Arkadaş”, “Elveda”, “Gönlüm ve Ben”, “İsyan Ederim”, “Nasihat”, “Bir Gün”, “Senin Olmaya Geldim”, “Süper”, “Şüphe”, “Yağmur Gözlüm”, “Yansın Bu Dünya”, “Adnan Şenses Bir Efsanedir” (Ümit Aksoy – AA)